Neeee heyecan mı dediniz? Alın size heyecan.
5 Nisan 2009 günü Göksu'ya gittik. Bilenler bilir, bilmeyenler için Silifke-Mut arası güzergahı izleyin.
Bir gün önce yağan yağmurlarla iyice kabarmış Göksu nehri olmuş bir Amazon sanki. Köpüre köpüre akıyor, içinde ne olduğu hiç belli olmayan çamur gibi bir su hemi de soğuk, suyun ortasında kayalar, ağaçlar, kütükler vb.
8 kürekçi ve 1 dümenciden oluşan 4 botla çıktık yola. Başlangıçta herşey güzeldi. Sonra azgın nehire hiç söz geçiremedik. Beceriksizce kürek çektik. Ortada kocaman kaya vardı. Önce gittik ona çarptık. Bottan 4 kişi nehre düştük. Sonra birimiz kayboldu. Biz bota geri çıktık. Kürekçimizi 200 metre sonra aldık sudan. Birkaç kilometre sonra yine düştük. Çıktık. Düştük. Finişi geçtik. Sonra kıyıya çıktık. Kayıp arkadaşımızı aradık, sağ salim bulduk. Çok yorulduk, çok heyecanlandık ve çok korktuk.3 gün adrenalin etkisiyle içim içime sığmadı. Sonra normale döndüm.
Bir daha rafting mi???
Kesinlikle evet.
Ama su daha az olacak, bir de kürekçi ekibi daha düzgün.